İşte Cemal Ersen'in yazısı:
Son aylarda yaşanan tüm skandallarla ilgili olarak Futbol Federasyonu Merkez Hakem Kurulu'nun eğitim amaçlı yapıldığını söylediği VAR değerlendirmelerinin medyaya sızdırılması benim için sürpriz olmadı.
Neden? Çünkü futbol denen güzel oyunun çivisini çaktık. Kusura bakmayın Federasyon Başkanı Mehmet Büyükekşi, yönetmenin değil, yönetmenin bedeli ödeniyor yaşananlar.
Sorun samimi konuşmaları açığa çıkarmak değil. Bu toplantıların içeriği, hakemler ve bazı yetkililer tarafından medyadaki en yakın bağlantılarına zaten iletilmiştir. Bu sefer görüntüler devreye girdi. Kendisinden rahatsızlık…
Bilerek; Pozisyonların tartışıldığı, hakemler ve yöneticiler arasında tartışma ve özeleştirilerin yapıldığı toplantıda federasyon başkanı ne yapıyor?
Üstelik Sayın Büyükekşi nasıl eski VAR yetkilisi “Tolga Özkalfa'yı kovduk” ifadesini söyleyebiliyor? TFF tüzüğünün 3. maddesinde MHK başkan ve üyelerinin istifa etmemesi halinde yerlerinin değiştirilemeyeceği belirtiliyor. Büyükekşi'nin bu hükümden haberi yok mu?
“Sızıntı” bölümüne dönelim… TFF, 1 Mart'taki oturuma katılan tüm hakemlerin ve VAR hakemlerinin IP numaraları üzerinden dijital takip yöntemiyle soruşturma başlattı. Kime dokunduğu önemli değil, aynı zamanda köstebeğin(!) kimliğini de bilmek istiyoruz.
Hakemlik söz konusu olduğunda çizgiler yeterli olmuyor. Mesela TFF eğitim danışmanı Hugh Dallas. Büyükekşi yönetimi İskoç futbolcuyla henüz sözleşme yenilemedi. Görünüşe göre haziran ayında ayrılacaklar. Tabii aynı takımdan Pawel Gil ve Werner Helsen'le…
Ve yabancı hakem tartışması… TFF Başkanı, Süper Kupa finali ve Galatasaray-Fenerbahçe derbisi teklifine yeşil ışık yakarken, bu girişime en güçlü destek FIFA hakemlerimizden geldi. Hiçbiri kariyerlerini sıfırlama riski taşıyan bu maçlarda oynamak istemedi. Ancak federasyonun böyle bir hamle yapması durumunda dibe vuran Türk hakemliğinin ipleri elinde olacaktır. Hakeme güvenmeyen birine kim inanır? Dikkatli olun ateşle oynuyorsunuz.
Altın takımı hatırlıyorsun değil mi? Cüneyt Çakır, Tarık Ongun ve Bahattin Duran. Yıllarca omuz omuza çalışan, dünyanın ve şampiyonluğumuzun en zor maçlarını yöneten bu üçlünün arasına bir kara kedi girdi. Her biri kendi yolunu çizerken birbirlerine aşık oldular ve ayrıldılar. Bu da beni şaşırtmıyor. İlgi alanları dünyası!
Kim bilir futbolumuzu yönetenler bir ara verip kendilerine şunu sordular: “Neyi doğru yaptık, nerede yanlış yaptık?”
İnanmıyorum; Onların sorunu Türk futbolu değil, sahip oldukları yerlere olan sevgileridir.